1) Görünmez olduğunuzu farzedin: Çünkü çoğu araç sürücüsü için
gerçekten de öylesiniz. Asla görüldüğünüzü düşünerek hareket etmeyin,
hatta diğer sürücüyle gözgöze gelmiş olsanız bile…
2) Anlayışlı olun:
Trafikte herkes hata yapabilir, her yapılan hataya sinirlenip saldırgan
bir tavır sergilerseniz işler çabucak sarpa sarabilir. Karşınızdakinin
büyükanneniz olduğunu farzedip ona göre tavır alın.
3) Akipmansız motora binmeyin:
Evet, belki arkadaşlarınızla beş dakika uzaklıktaki bir kafeye ya da
yazlığınızdan deniz kenarına iniyor olabilirsiniz. Ama mesafenin kısa
olması kaza yapmayacağınız anlamına gelmez. Tişört ve şortla motora
binmenin sonu gerçekten kötü bitebilir. En düşük süratlerdeki düşüşler
bile çıplak tene büyük hasar verecektir.
4) İyiyi umun, kötüye hazırlanın:
Kavşağa yaklaşırken orada duran arabanın son anda dönmek için önünüze
direksiyon kıracağını varsayın. Kaldırım kenarında parkeden arabalardan
birinin her an çıkabileceğini varsayın. Ters yönden bir arabanın
gelebileceğini varsayın. En olmadık durumlara karşı hazırlıklı olun.
5) Ego’nuzu evde bırakın:
Otobanda kimin daha hızlı gittiği gerçekte sadece polisin ve
yargıçların umrundadır. Tabii bir de kaza raporunu yazacak bilirkişinin.
6) Dikkatinizi toplayın:
Evet, reklam tabelasında mayolu bir manken resmi var. Evet, yol
kenarında yürüyen hatun dikkat çekici. Acaba çırak faturayı yatırdı mı?
Bir ara motoru servise götürmeniz lazım, değil mi? Siz bunları
düşünürken tehlike adım adım yaklaşıyor olmasın sakın? Dikkatinizi yola
verin!
7) Aynalar hikayenin tamamını anlatmaz: Sadece
aynada gördüğünüz kadarına güvenerek şerit değiştirmeye kalkmayın.
Kafanızı çevirip kör noktaları kontrol edin. Özellikle spor motorlarda
aynalar her zaman için çok dar bir açıyı gösterirler.
8) Sürüş mesafesine dikkat edin:
Önünüzdeki araçların tamponun yapışmayın, bu bela aramaktır. Tabii
sıkışık trafikte uygulaması zor, ama hızınız arttıkça önünüzdeki ve
arkanızdaki araçlarla mesafeniz de artmalı. Hem öne, hem de arkaya
dikkat edin. Sizin vaktinde fren yapmanız, arkanızdaki sürücünün de
vaktinde fren yapacağı anlamına gelmez.
9) Modifiyeli araçlara dikkat edin:
Modifiyeli otomobiller standard modellere göre çok daha hızlı ve
çeviktirler. Sürücüleri ise genellikle genç ve saldırgan tiplerdir.
Bunları gördüğünüz anda potansiyel tehdit olarak algılayın ve ona göre
hareket edin.
10) Viraja giriş hızına dikkat edin: Tek bir
motorun karıştığı trafik kazalarının büyük kısmında ana sebep viraja
gereğinden fazla hızlı girilmiş olmasıdır. Viraja girerken değil,
çıkarken gaz açılır. Viraj giriş hızınızı ayarlamayı, viraja yatmadan
önce bitirmiş olun, viraj içinde ani frenden kaçının. Virajın ardını
göremiyorsanız özellikle dikkatli olun, birileri yolun ortasında durmuş
etrafa bakınıyor olabilir.
11) Vahşi doğaya dikkat edin:
Belki ülkemizde geyikler ve diğer yaban hayvanları Amerika’da olduğu
gibi büyük bir tehdit değil. Ancak yine de özellikle kırsal kesimlerde
yol alırken dikkatli olun. Sabah ve akşam saatleri evcil ya da yabani
hayvanların özellikle hareketli oldukları saatlerdir. Bir sığıra, koyun
sürüsüne ya da çoban köpeğine denk gelebilirsiniz. Sadece yolu değil,
yolun iki yanındaki boş alanları da gözleyin, hayvan görürseniz alarma
geçin.
12) İki freni de kullanmayı öğrenin: Motorda
durdurma potansiyelinin büyük kısmı ön frendedir. Ancak özellikle
cruiser ya da touring gibi ağır ve uzun makinelerde arka fren de büyük
önem kazanır. Her iki freni de uygun biçimde kullanmak duruş mesafenizi
ciddi biçimde kısaltacaktır.
13) İki parmağınız ön frenin üzerinde olsun:
Bazıları bunun ne kadar gerekli ya da güvenli olduğunu tartışabilir.
Ama şu gerçek yadsınamaz, saatte 100 kilometre hızla giderken freni 1
saniye önce sıkabilmek fren mesafenizi yaklaşık 30 metre kısaltacaktır.
Bu 1 saniye elinizi frene atmak için harcayacağınız reaksiyon süresidir.
14) Gitmek istediğiniz yere bakın:
Motosikletler sürüş dinamikleri itibariyle pilotun baktığı yöne doğru
gitme eğilimine girerler. bu da yoldaki engeli savuşturmak için engele
değil, geçiş ayapacağınız açıklığa bakmanız gerektiği anlamına gelir.
Çukurdan kaçmak için çukura değil, çukurun yanından geçen düzgün asfalta
bakın.
15) Gözlerinizi devamlı hareket ettirin: Tafik
devamlı değişen, her an yeni koşullar ortaya koyan bir ortamdır. O
yüzden gözlerini devamlı hareket etsin, etrafınızdaki trafiği tarayın ve
tehditleri görü. Eğer acil bir tehlikeyle uğraşmıyorsanız, asla
dikkatinizi tek bir alana ya da nesneye uzunca odaklamayın
16) Kavşaklarda çok daha fazla dikkatli olum:
Yan yoldan anayola çıkarken ya da işaretsiz kavşaklarda aniden çıkış
yapmayın. Özellikle kavuşan yolları tamamıyla göremiyorsanız ve
ardınızda yoğun trafik yoksa durup iyice kolaçan edin. Unutmayın ki
birileri tam gaz geliyor olabilir. Tabii aynı durum demiryolu geçişleri
için de geçerli.
17) Burnunuzun ucuna bakmayın: Tehlike 5
metre önünüze kadar geldiyse birşeyler yapmak için geç kalmış
olabilirsiniz. Bu yüzden sadece yakın mesafeyi değil, geniş bir alanı
kontrol altında tutun. Yolun çok ilerisinde parketmiş bir traktör
önceden farketmekle son anda farketmek arasında büyük fark vardır.
18) Bildiğiniz yollarda daha dikkatli olun:
Motora atlayıp muhitinizde, köyünüzün çevresinde ya da her zaman
katettiğiniz yollarda biraz turlamaya karar verdiniz. Muhitinizde olmak
beladan uzakta olmak anlamına gelmiyor. İstatistiklere göre çoğu binici
kendi muhitinde ve oldukça düşük süratlerde yaşanan kazaların kurbanı
oluyor. Unutmayın, sokakları tanıyor olabilirsiniz ama bu, o gün o
sokaklarda sarhoş bir sürücüye denk gelmeyeceğinizi garantilemez.
Gözünüzü dört açın!
19) Asla duran trafiğe dalmayın:
Önünüzde trafiğin tıkandığını ve arabaların yığıldığını görüyorsunuz,
ama siz motorla iğne deliğinden bile geçebilirsiniz, değil mi? Yanlış
cevap! Önce şunu sorun, trafik niye duruyor? Görmediğiniz bir sebebi,
bir kaza ya da başka bir nedeni olabilir. Duran trafikteki boşluklara
hızla ve umarsızca dalmak sizi bir anda ölümle yüzyüze getirebilir.
20) Sikletinize göre motor seçin:
60 kilo ağırlığında ve 1,65 boyundaki bir adam elbette ki Gold Wing
kullanabilir. Ama acil bir durumda, mesela kalabalık bir kavşakta marş
basmadığında, sikleti motorla başa çıkmaya yetecek midir? En büyük ve
güçlü motora sahip olmayı gurur meselesi haline geitrmenin bir anlamı
yok, sikletinize ve yeteneklerinize uygun bir motor seçin.
21) Aniden açılabilecek kapılara dikkat edin:
Yol kenarında parketmiş bir araba ya da sağ şeritte yolcu indireye
hazırlanan bir taksinin açılan kapısına çarpmak kesinlikle hoş bir
tecrübe değildir. Tek tehlike açılan kapı da değildir üstelik, o kapıdan
kaçmaya çalışırken üstünüze direksiyon kıran bir başka sürücüye de denk
gelebilirsiniz.
22) Kavşakta durmayanlara dikkat: Kavşağa
yaklaşırken kendinizi hazırlayın, trafik size yol vermek için
durmayabilir, büyük ihtimalle durmayacaktır da. Ama aynı şey arkanızdan
gelenler için de geçerli olabilir, unutmayın ki siz olmasanız bile bir
başkası kavşağa dikkatiszce dalabilir. Dönmeyi planladığınız yönün aksi
şeritte kalmayın, arkanızı ve kavşağı besleyen diğer şeritleri kollayın.
23) Ekibinizi dikkatli seçin:
Grup olarak uzun yol yapmak zevklidir, ancak ekibinizi iyi seçmeniz
gerekir. İyi bir ekip diğer üyeleri geride bırakıp uzaklaşmaz, her
ihtimale karşı yol üzerinde buluşma ve bekleme noktaları belirler. Eğer
grubunuzla uyum içinde değilseniz, diğerlerinden daha temkinli ya da
daha saldırgan motor kullanıyorsanız bela kapınızda demektir. Bir anda
zincirleme kazaya sebep olabilirsiniz.
24) Kör olmayın:
Aşırı ışıklandırılmış bir klüpten zifiri karanlık park alanına
çıktığınızda, ya da karanlık bir asansörden güneşli bir caddeye
indiğinizde, hemen marş basmayın. Gözlerinize ortamın ışığına alışmaları
için birkaç dakika zaman tanıyın. Aksi takdirde ilk birkaç kilometre
resmen kör olarak motora bineceksiniz demektir.
25) Yavaş U dönüşleri çalışın:
Uygun bir alan bulun ve bol bol yürüme hızında U dönüşlere çalışın.
Ağırlığınızı dışa doğru vermek size motoru dengelemekte yardımcı
olacaktır. Motor değiştirdiğinizde de bunu tekrar çalışın, her motorun
huyu aynı değildir. Tehlike anında değil vaktiniz varken motorun huyunu
öğrenin.
26) Yokuşlarda paniklemeyin: Dik bir yokuşta
durmak zorunda kalırsanız endişelenmeyin. Arka freni kullanarak motorun
kaymasını engellerken, gaz-debriyaj ikilisini yumuşak bir biçimde
kullanarak rahat kalkışlar yapabilirsiniz.
27) Yolu iyi gözlemleyin:
Üzerinde gittiğiniz yolu okumayı asla ihmal etmeyin. Yol yamaları,
demir kapaklar, kalın çekilmiş beyaz şeritler, metal kedi gözleri, ıslak
ve parlak görünen herhangi bir noktaya kesinlikle kaygan olduğunu
düşünerek yaklaşın, hızınızı kontrollü ve sakin biçimde azaltın.
Burnunuzu kullanmayı ihmal etmeyin, aniden beliren mazot ya da sıcak
zift kokusu, size yola dökülmüş kaygan maddeleri gözlerinizden önce
haber verebilir!
28) Eyvah lastik patladı: Lastiğin
patladığını duydunuz ve motor altınızda sarsılıyor! Sakin olun, motoru
kontrol etmek için fazladan kas gücü kullanmanız gerekecektir. Gazı
hafifçe kapatın, sağlam lastiğin frenini kullanarak yavaşlayın ve kenara
çekin. Ani hareketlerin motoru bir anda altınızdan alabileceğini
unutmayın!
29) Vizördeki su damlaları: Yağmurun başladığı
an asfaltın en kaygan olduğu andır. Sağanak yağmurla yıkanan yol
nispeten temizdir, ama hafifçe ıslanmış yol neredeyse buz kadar kaygan
olabilir. Dikkat kesilin, ani hareketlerden kaçının. Mümkünse kısa bir
süre için konaklayıp durumun değişmesini bekleyin.
30) Karanlıkta yolunuzu kaybetmeyin:
Gece yaklaşıp da ışık seviyesi düşmeye başladıkça sizin ve trafikteki
diğer herkesin görüş seviyesi düşecektir. Farlarınızı ayarlı ve temiz
tutun, her zaman yedek ampul taşıyın, asla iyi aydınlatması olmayan bir
motorla akşam trafiğine çıkmayın. Güneş gözlükleri ve renkli vizörler bu
saatlerde sizin düşmanınız olacaktır. Karanlıkta önünüzü görmek kadar
diğer sürücüler tarafından görülmenin de zorlaştığını unutmayın. Gece
sürüşlerinde görülebilmek için fosforlu kask etiketleri ve kemerlerden
faydalanın.
31) Duygusal ve bedensel açıdan hazır olun:
Yorgun, uykusuz, alkollü olarak kesinlikle motora binilmemesi
gerektiğini bebekler bile biliyor. Ama aşırı duygusal patlamaların da en
az uyuşturucu kadar kötü etkileri olabileceğini unutmayın. Kendinizi
çok öfkeli, bezgin, sıkıntılı ya da üzgün hissediyorsanız marşa basmadan
önce sakinleşmek için birşeyler yapın. Aynı durum sürüş esnasında ciddi
tehlike atlatıldığında da geçerlidir. Sinirle gaza asılmayın, kenara
çekip adrenalin patlaması geçene kadar bekleyin. Seleye oturduğunuzda
kesinlikle gergin olmayın.
32) Uygun kıyafet seçin: Hava
koşullarına ve bedeninize uygun kıyafetler seçin. Sıcakta pişerken,
soğukta donarken ya da üzerinize oturmayan bir ceketle boğuşurken kazaya
her zamankinden daha yakın olacağınızı unutmayın.
33) MP3 çaları evde bırakın:
Kulağınızda kulaklıklar varken ve müzik sonuna kadar açıkken, dibinize
kadar giren beton kamyonunun giderek yaklaşan gümbürtüsünü duymanız
mümkün olmayacaktır. Ya da diğer başka herhangi birşeyin. Motor üzerinde
sadece gözlerinizi değil kulaklarınızı da tehlikeye karşı açmanız
gerektiğini unutmayın. Müzik dinlemeye çalışırken ölmek pek akıllıca
olmayacaktır.
34) Slalomun ustası olun: Boş bir alana
birkaç deterjan kutusu koyun ve çevrelerinden değişik hızlarda slalom
yaparak geçmeyi deneyin. Akan trafikte aniden beliren engellere karşı
sadece fren yapmak işe yaramayacaktır, kaçış manevralarını da içgüdüsel
olarak yapabilecek kadar ustalaşmanız gerekir. Unutmayın, motorlar
otomobiller gibi durmazlar, dursalar bile arkadan çarpacak bir diğer
aracın darbesini kesecek tamponları yoktur. O yüzden çoğu zaman frenleri
kazıklayıp durmaktan ziyade, slalomla tehlikeyi arkada bırakıp yolu
açmak ve uzaklaşmak daha iyi olacaktır.
35) Düşük süratlerde yumuşak davranın:
Özellikle sıkışık trafikte ya da ara sokaklarda ilerlerken olduğu gibi,
düşük süratlarde ani gaz ve frenden kaçının. Ani gaz ve fren
lastiklerinizin bir anda kaymasına sebep olabilir, ayrıca motor ömrü ve
sürücü konforu açısından da pek iyi değildirler.
36) Fren lambanızı kullanın:
Sinyaller devamlı çaktıkları için dikkat çekerler. Aynı şekilde fren
lambanızı da arkadan gelenlerin dikkatini çekecek biçimde
kullanabilirsiniz. Yavaşlamayı düşündüğünüzde ya da arkanızdakine mesafe
bırakması için mesaj vermeyi istediğinizde, fren pedalına ya da
manetine birkaç kere faifçe dokunarak fren lambanızı yakıp söndürün.
Tecrübeli biniciler fren lambası müşirlerini ayarlayarak arka lambanın
pedala dokunur dokunmaz yanmasını sağlarlar. Müşiri bu şekilde ayarlamak
bir dakikalık bir iştir ve hayatınızı kurtarabilir.
37) Sabırlı olun:
Ara sokaktan ana caddeye çıkarken, kavşakta otobana çıkarken ya da
kaldırımdan inerken, sabırlı olun ve fazladan bir saniye ayırıp gelen
trafiği iyice incelediğinizden emin olun. Unutmayın, tehlike en
beklemediğiniz anda, görmediğiniz açıdan gelir. Boş bir caddede siz
kaldırımdan inerken, iki araba geride bir başka aracın şoförü de caddeye
çıkmak üzere hazırlanıyor olabilir. Bilin bakalım aynı anda gazlarsanız
kim kime çarpacak?
38) Yaklaşma hızına dikkat edin: Eğer
akan trafiğin iki katı bir süratle araçların arasından slalom yaparak
geçiyorsanız başınızın belaya girmesine ramak kalmış demektir. Sadece
tek bir sürücünün sapacağı kavşağı kaçırdığını düşünerek aniden şerit
değiştirmesi işinizi bitirmeye yeter. Duran trafikte ise araçların
arasından karşıdan karşıya geçmeye çalışan yayalar aynı tehlikeyi
arzeder. Unutmayın, sizinle aynı hat üzerinde syerden binlerce araç var
ve kimin ne yapacağını kestirmeniz imkansız. Hızınızı azaltıp gözünüzü
açın.
39) Emniyet şeridi dostunuz değildir: Emniyet
şeridi, banket ya da adına ne denirse densin yolun kenarları her zaman
için tehlikenin yoğunlaştığı yerlerdir. Öncelikle diğer araçların sizi
görmesi zorlaşır. Ama daha da önemlisi, yoldaki her türlü enkaz burada
toplanır. Yola dökülüp akan mazot, kamyonlardan savrulan kum, ölü hayvan
leşi, patlak lastik parçaları, cam kırıkları, aklınıza gelecek ve
gelmeyecek türlü enkazı yol kenarında bulabilirsiniz. Bu yüzden yolun en
sağına yanaşıp gazlamak belaya davetiye çıkarmaktır.
40) Sola dönen katiller:
Ölümlü motosiklet kazalarında en yüksek orana, sola ani dönüş yapan
otomobillere yandan çarpma şeklinde gerçekleşen kazalar sahiptir. Bu tür
kazalar özellikle kavşaklarda meydana gelmektedir. Ülkemizde
sürücülerin DÖNÜLMEZ levhasına kesinlikle uymadıklarını, boş buldukları
herhangi bir noktada U dönüşü yapmaya çalıştıklarını unutmayın. Orta
şeritte hızla kavşağa girdiğinizde, kendinizi bir anda en sağ şeritten
sola U dönüşü yapmaya çalışan bir arabanın kapısıyla yüzyüze
bulabilirsiniz.
41) Düşünmeden hareket etmeyin: Yol boş,
ortalık sakin, görüş mükemmel. Öyleyse önünüzdeki otomobil neden yolun
kenarından ve yavaşça ilerliyor? Adres mi arıyor? Manzara mı seyrediyor?
Arızalı mı? Cep telefonuyla mı konuşuyor? Nedenini asla bilemezsiniz,
ama aynı şekilde ne yapacağını da bilemezsiniz. Birdenbire U dönüş
yapmaya ya da yolun ortasına çıkmaya kalkabilir. Aynalarına bakmadığını
ve yola dikkat etmediğini varsayın, açıktan ve temkinli geçin. Asla
karşınızdakinin ne yaptığını bildiğini varsaymayın, aklınızı kullanın ve
herkesten şüphe edin. Bir tampona yapışmaktan iyidir.
42) Işıklarda depar atmayın:
Özellikle kavşaklardaki trafik ışıkları büyük tehlike arzederler. Diğer
taraftan gelen araçların kırmızı ışıkta duracağının hiçbir garantisi
yoktur, bu yüzden özellikle ışık değiştikten sonra ki ilk birkaç saniye
çok tehlikelidir. Aynı şekilde yaya geçitlerinde ışığa uymayan yayalar
kendilerini aceleyle yola atabilirler. O yüzden ışık yanar yanmaz
kendinizi ileri atmayın, hatta mümkünse bırakın yanınızdaki ya da
önünüzdeki araçlar kavşağa sizden önce girsin. Bir saniyelik gecikme
ortadan ikiye bölünmenizi önleyebilir.
43) Arkanızı kollayın:
Şerit değiştirirken, yavşlarken ve dururken sık sık aynadan arkanızı
kollayın, hatta ışıklarda beklerken bir gözünüz devamlı aynanızda olsun.
Arkadan gelen araçların sürücüleri herhangi bir sebepten fren yapmakta
gecikebilirler, bu durumda sizin bir saniye içinde bulunduğunuz şeridi
terketmeniz gerekebilir. Aynı şekilde yokuş yukarı olan duraklamalarda
önünüzdeki aracın dibine girmeyin, kalkışta aracını bir an kaydırması
size pahalıya mâl olabilir.
44) Görüş alanınızı genişletin:
Duvarda sabit bir noktaya gözlerinizi kilitleyin. Sonra da gözlerinizi
oynatmadan, sadece dikkatinizi kullanarak etrafınızda olup bitenleri
algılamaya çalışın. Bu egzersiz kısa sürede algılama alışkanlığınızı
geliştirecek, böylece gözlerinizi yoldan ayırmadan çevrenizdeki alanı
daha iyi algılayabilir hale geleceksiniz. Ancak herşeye rağmen ilerleyen
yaşla beraber bu çevresel görüş alanının daralacağını da dikkate alın.
Uykusuzluk ya da alkol ise bu alanı doğrudan ortadan kaldıran
etkenlerdir.
45) Kamyonlardan uzak durun: Kamyon ve
otobüslerin arkasında ya da yanında uzun süre seyir halinde bulunmaktan
kaçının. Özellikle kamyonlardan düşebilecek yük ya da kopabilecek lastik
parçaları büyük tehlike yaratacaktır. Eğer bunları sollayıp geçme
imkanınız yoksa, en azından araya mesafe koyun.
46) Frenlerinizi tanıyın:
Boş bir alanda ön ve arka freninizi kullanma alıştırması yapın,
frenlerinizin huyunu, ne zaman ne kadar kavradıklarını, tekerlerin ne
zaman kilitlenmeye başladığını, frenleme esnasında motorun genel olarak
nasıl davrandığını iyice öğrenin. Zaman içinde frenleme işini en zor
koşullarda bile rahatça ve paniğe kapılmadan yapabilecek kadar
motorunuza alışın.
47) Lastiklerinizi kontrol edin: İnik,
hasarlı ya da kabaklaşmış lastiklerle yola çıkmak Rus ruleti oynamaktır.
Sorun ölüp ölmeyeceğiniz değil, ne zaman öleceğinizdir. Lastiklerinizin
sizi hayata bağlayan pamuk ipliği olduğunu unutmayın. Altınızda dönen
dünyayla aranızdaki tek bağ lastiklerinizdir, ona göre davranın.
48) Çevrenizi okuyun:
Otobanda giderken çevredeki evlerin artması yola çıkabilecek yaya ve
araç ihtimalini artırır. Tarlalar traktörlerin, yeşil çayırlar koyun
sürülerinin varlığına işaret edebilir. Yüksek kamyon sayısı yoldaki
mazot ihtimalini artıracaktır. Emniyet şeridine bırakılmış birkaç
portakal rengi koni yakınlarda bir yerlerde onarım ekiplerinin yol
çalışması yaptığının ilk işaretleri olabilir. Sadece yola değil,
etrafınızdaki dünyaya da dikkat edin, sürüş tarzınızı topladığınız
ipuçlarına göre değiştirin.
49) Trafik kurallarına uyun:
Bazıları kuralların çiğnenmek için konulduğunu söylerler. Bu tür
insanlar kafalarını kullanmayı bilmeyen, birer istatistik olmak için
sıralarını bekleyen ölü adamlardır. Trafik kuralları bir asırlık küresel
bilgi birikiminin, milyonlarca trafik kazasının sonucunda konulmuştur.
Tek amaçları vardır, herkesin akşam evine tek parça halinde
dönebilmesini sağlamaktır.
50) Sorumlu davranın: Motora
binen, kuralları her fırsatta çiğneyen ve bir kaza esnasında tüm
zararlarının kendilerine olduğunu söyleyen insanlar, hayatları boyunca
hiç ciddi bir motor kazasına şahit olmamış kişilerdir. Yüksek süratte
savrulan ve havada taklalar atarak kaldırıma çıkan bir motorun etrafa
verebileceği zarar, bir otobüsten daha az değildir. Bu yüzden marş
basarken sorumlu olduğunuzu unutmayın.Trafik kuralları bir asırlık
küresel bilgi birikiminin, milyonlarca trafik kazasının sonucunda
konulmuştur. Tek amaçları vardır, herkesin akşam evine tek parça halinde
dönebilmesini sağlamaktır.